Güzel bir günden merhabalar
Dışarıda parlak bir güneş var. Evin içinden hava muazzam görünüyor. Havayı böyle güneşli görünce, yazın kuzenimle yaptığım bir muhabbet aklıma geldi. Öğleden sonraydı. Bahçede çay içiyorduk. Konumuz önce, klasikleşen filmlerden başladı. Benim için ilk 10'a girebilecek filmler dedik ve devam ettik. Tabi Yüzüklerin Efendisi ikimiz içinde listedeki yerini aldı. Kendisi Godfather serisini de ekledi. Ama ben iki kez izlemeye niyet edip başladıysam da bir türlü devamını getiremedim. Dolayısıyla benim listemde Godfather yok. Diğer bir ortak noktamız ise Charlie Chaplin. Tüm filmlerine listemizde yer verdik.
MODERN TIMES
İlk olarak sürekli böyle klasik hemen hemen herkesin bildiği konuları neden ele aldığımı sorabilirsiniz. Farklı konuları size sunarken tavsiyeymiş gibi düşünüyorum. Belki o konuyu bilen az sayıda kişi vardır. Ama herkesin bildiği böyle konuları anlatırken, muhabbet ediyormuş hissi oluyor bende. Sizin de elbette bu konuda söyleyecekleriniz vardır ama benim hikayem de böyle =)
Filmin benim aklımda kalan bir sahnesini sunmak istiyorum.
Filmin sonunda çalan şarkı. Şarkıyı anlamasak da Chaplin'in hareketleri ne demek istediğini gösteriyor zaten size. Chaplin sesi kullanmadan harikalar başarmış. Acaba başlığı Siyah-Beyaz'ın Sesi Adına diye mi değiştirsem?
GOLD RUSH
Sonraki konuştuğumuz filmi ise Gold Rush oldu. En çok bunun üstünde durduk. En çok bu filmden sahneler hatırladık.
Size yine bir sahnesini sunup anlatmaya devam etmek istiyorum.
Filmin bir sahnesi var. Altın aramak için çıkıyorlar. Ama kar fırtınası çıkınca bu klübede kalıyorlar. Klübe bir uçurumun kenarında duruyor. Klübeyi düşmemesi için dengede tuttukları an. Abim tam bu kısmı izlerken denk gelmiştim ben. Daha sonra oturup hepsini kendim izlemiştim.
Benim en çok eğlendiğim sahne bu olmuştu. Chaplin'in ayakkabısını büyük bir lezzetle yemesi. Ama sizce de öyle değil mi? Ayakkabıyı böyle iştah açıcı bir şekilde yiyen nomal yemekleri nasıl yer kim bilir =) Yiyecek bir şey bulamıyorlar ama çatal bıçakları da hazır ^^
CITY LIGHTS
Bu filmin de başını hiç unutmam. Şehirde heykel açılışı yapılacak. Ve heykelin üzerindeki örtü kaldırılınca, Chaplin2in heykelin kucağında uyuduğu görülür. Bu şekilde başlıyor film. Bunu çok net hatırlamıyorum. Kör bir kız vardı sanırım. Maalesef gerisi yok bende -.-
THE GREAT DICTATOR
Ahh bu zaten efsane bir film. Anlatmaya bile gerek yok. O dönemde Hitler'i bu denli aşağılamak. Gerçekten takdire şayan.
Buyrun bir kuble izleyelim.
Aradaki öksürmeleri, çevirmenin söyledikleri vs. muazzam =) Tabi Chaplin'in bu filmle insanlara söylemek istediği şeyler de var. Son olarak da onu ekleyerek bitireyim:
İşte Siyah-Beyaz'ın Gücü Adına!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder